Annie Spratt T61Ffoyin Q Unsplash

 


Yasaklanmış hakların geri verilmesi”, belli bir suç veya cezaya mahkûmiyete bağlı olarak gerek Ceza Kanunu’nda gerekse diğer kanunlarda öngörülen çeşitli hak yoksunluklarının giderilmesini sağlayan hukuki çaredir.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun benimsediği yaptırım teorisi gereği sürekli hak yoksunluğunun benimsenmemiş olduğu gerekçesiyle konuya ilişkin bir hükme, ne bu Kanunda ne de 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yer verilmiştir.

Ancak diğer kanunlarda öngörülen sürekli hak yoksunluklarının hüküm ifade etmeye devam etmeleri nedeniyle, bu konuda tekrar bir düzenleme yapılması ihtiyacı ortaya çıkmış ve 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu’na 13/A maddesi eklenmek suretiyle yeniden düzenlenmiştir.

Suçla mücadele siyasetinin bir gereği olarak, kimi suçlardan hüküm giyenler ile belirli bir süre veya türdeki cezaya mahkûm olanların; cezalarının infazından sonraki dönemde de topluma zarar verebileceği düşüncesinden hareketle, bazı hakları kullanmaktan “ömür boyu” yoksun kalmaları öngörülmüştür.

Bu yaklaşımın toplumun suçludan korunması hedefi açısından birtakım yararları olacağı söylenebilirse de, yasaklamanın sürekli olması halinde cezadan beklenen amaçla2 bağdaştırılması mümkün olamayan sonuçlar ortaya çıkabilecektir

Çalışmamızda bu yeni düzenleme, özellikle 765 sayılı mülga Türk Ceza Kanunu (md.121–124) ile 1412 sayılı mülga Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nda (md.416–420) konunun düzenlendiği hükümlerle mukayese edilmek suretiyle incelenmeye çalışılmıştır.

error: Korumalı İçerik
Scroll to Top