PDF OLARAK OKUYUN: Mobbing (Psikolojik Taciz) Nedir?
Mobbing kavramının, Türkçe’de yer alan bezdirme, yıldırma, işyerinde psikolojik taciz gibi karşılıkları düşünüldüğü takdirde daha anlaşılabilir bir mahiyet teşkil ettiği görülmektedir. Türk Dil Kurumu mobbing kavramının karşılığı olarak bezdiri kelimesini kullanmaktadır. TDK’nın sözlüğünde “bezdiri”; işyerlerinde, okullarda vb. topluluklar içinde belirli bir kişiyi hedef alıp, çalışmalarını sistemli bir biçimde engelleyip huzursuz olmasına yol açarak yıldırma, dışlama, gözden düşürme olarak tanımlanmıştır.
Mobbing genel olarak bakıldığında, kişinin işyerinde, bulunduğu veya ait olduğu herhangi bir topluluk içerisinde bir başka kimse tarafından çeşitli şekillerde kişide sosyal açıdan bir tahribata sebep olabilecek bir biçimde sistematik olarak psikolojik tacize maruz bırakılmasıdır. Mobbing, sosyal hayat içerisinde her insanın çeşitli biçimlerde karşılaşabileceği bir durumu ifade etmektedir. Ancak Türk hukukunda mobbing, genel bir düzenleme ile yasaklanmış bulunmamaktadır. 6701 sayılı Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu Kanunu’nda psikolojik taciz (yıldırma) tanımlanmış bulunmaktadır. Kanun’un 2. maddesinin g bendinde düzenlenen işyerinde yıldırma, bu Kanunda sayılan ayrımcılık temellerine dayanılarak kişiyi işinden soğutmak, dışlamak, bıktırmak amacıyla kasıtlı olarak yapılan eylemleri ifade etmektedir.
Mobbing kavramı literatürde, genellikle iş ortamında mesai arkadaşları arasında veya iş ilişkisinden doğan ast-üst ilişkisi bağlamında meydana gelen “işyerinde psikolojik taciz” anlamı ile karşımıza çıkmaktadır. Bunun bir sebebi de mobbing kurumunun hukukumuzda genel bir düzenleme ile yaptırıma tabi tutulmamış olması ve iş hukukunda kendisine oldukça geniş bir yer edinmiş olmasıdır. Mobbing (psikolojik taciz) kavramına 6096 sayılı Tük Borçlar Kanunu’nun “İşçinin Kişiliğinin Korunması” kenar başlığı altında 417. maddesinin 1. fıkrasında yer verilirken, 4847 sayılı İş Kanunu’nda ise 24/II, c maddesinde işçinin haklı fesih sebeplerinden biri olarak kabul edilmiştir. Mobbing, her ne kadar Türk hukukunda doğrudan bir yaptırımla düzenlenmemiş olsa da 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda birtakım suçların oluşumu bakımından söz konusu olabilmektedir.
“MOBBİNG”İN OLUŞUM ŞEKİLLERİ
İşyerinde gerçekleşen psikolojik taciz (mobbing), temelde iki şekilde meydana gelebilmektedir. Bunlardan birincisi, işyerinde aynı statüde bulunan çalışanlar arasında meydana gelen yatay psikolojik tacizdir (yatay mobbing). Burada meydana gelen psikolojik tacizin temel sebebi çalışanlar arasında var olan rekabettir. İşyerinde gerçekleşen psikolojik tacizin ikinci türü ise dikey psikolojik taciz (dikey mobbing) olarak adlandırılmaktadır. İşyerinde hiyerarşik örgütlenmenin bir sonucu olarak, ast-üst arasında meydana gelen bezdiri, yıldırı faaliyetlerinden oluşmaktadır. Türkiye’de psikolojik tacizin bu türü sıklıkla görülmektedir. Dikey psikolojik tacizde en sık rastlanılan durum, bir işyerinde üstün asta işi bıraktırma veya kendi yöntemlerini benimsetme saikiyle birtakım bezdirici mahiyette davranışlarda bulunmasıdır. Psikolojik taciz somut olarak çok farklı şekillerde meydana gelebilmektedir. Bunlardan bazıları;
- Çalışana işyerindeki pozisyonuna veya uzmanlık alanına uygun olmayan işler verilmesi,
- Çalışanın dış görünüşü veya giyim tarzıyla alay edilmesi,
- Önerilerinin dikkate alınmaması,
- Yapılan işin sürekli olarak eleştirilmesi,
- Karşılıklı iletişimde ses yükseltilmesi, çalışanın azarlanması, rencide edilmesi,
- Dünya görüşü veya tercihleri sebebiyle eleştirilmesi, ayrımcılığa uğraması,
- Jest ve mimik yoluyla veya bakışlar aracılığıyla fiziki olarak tacize maruz bırakılması,
- Karşılıklı veya toplu olarak iletişimden kaçınılması,
- Özel yaşamının alay konusu haline getirilmesi veya eleştirilmesi vb. şekillerde tezahür edebilmektedir.
İşyerinde psikolojik tacize verilen bu örnekler, tek tek düşünüldüğünde herhangi bir hukuka aykırılık oluşturmayabilmektedir. Ancak söz konusu bu fiil ve davranışların bir çalışana karşı sistematik olarak ve sürekli bir şekilde yapılması sonucu mobbing/psikolojik taciz söz konusu olabilecektir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu (25.09.2013 tarih ve 9-1925/1407 sayılı) işçinin sürekli olarak işyerinin değiştirilmesini psikolojik taciz olarak kabul etmiştir. Söz konusu kararda 56 yaşında evli ve 14 yıl kıdeme sahip bir kadın çalışanın 9 ay boyunca 30 kez işyerinin değiştirilmesinin işçi üzerinde psikolojik taciz/mobbing oluşturduğuna hükmetmiştir. Psikolojik tacizin oluşumunda, sistemli ve süreklilik gösteren fillerin mevcudiyeti gereklidir. Psikolojik tacize maruz kalan mağdurun iş performansı ve motivasyonu önemli ölçüde zarar görmektedir. Şayet işveren söz konusu psikolojik tacizin meydana gelmesinde etkili olan unsurları engelleyici veya ortadan kaldırıcı herhangi bir faaliyette bulunmazsa, psikolojik tacizin mağdur üzerindeki etkileri artabilmektedir.
TÜRK CEZA HUKUKUNDA MOBBİNG
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu başta olmak üzere ceza mevzuatımızda mobbing/psikolojik taciz uygulamak bağımsız bir suç tipi olarak düzenlenmemiştir. Ancak birtakım suçların oluşumunda söz konusu psikolojik tacizin etkisi görülebilmektedir. Bu durumda psikolojik taciz bu suçlarla birlikte değerlendirilecek olup psikolojik tacizi uygulayanın cezai sorumluluğu gündeme gelecektir. Bu suçlar;
- Psikolojik taciz, mağdurun insan onuruyla bağdaşmayacak bir şekilde bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, rencide edilmesine sebebiyet verirse TCK m. 96’da düzenlenen eziyet suçu,
- Psikolojik taciz, mağdurun ruhsal açıdan psikolojik çöküntüye uğratılması sonucunda intihara etmesine sebep olursa, TCK m. 84’te düzenlenen intihara yönlendirme suçu,
- Psikolojik taciz, mağdurun psikolojik ve fiziksel bütünlüğünün bozulmasına sebebiyet verirse, TCK m. 86-87’de düzenlenen kasten yaralama suçu,
- Psikolojik taciz, mağdura karşı hakaret suretiyle gerçekleşirse, TCK m. 125’te düzenlenen hakaret suçu,
- Psikolojik tacizin, cinsel tacize veya cinsel saldırıya evrilmesi durumunda TCK m. 102 ve 105’te düzenlenen cinsel saldırı veya cinsel taciz suçları,
- Psikolojik taciz, mağdur üzerinde cebir kullanılması durumu ile neticelenirse cebir suçu şeklinde olabilmektedir.
MOBBİNG DURUMUNDA MAĞDURUN DURUMU VE HAKLARI
İşyerinde sürekli ve sistemli bir şekilde psikolojik tacize uğrayan kişi, psikolojik tacizin/mobbingin mağduru sayılmaktadır. İş hukuku kapsamında mağdurun seçimlik hakları mevcut bulunmaktadır. Psikolojik tacizin mağduru çalışan 4847 sayılı İş Kanunu’nun 24/II, c maddesi gereğince iş akdini haklı olarak feshetme imkanına sahip olmaktadır. Ayrıca mağdurun, işe devam etmesi ve buna ek olarak kişilik haklarının ihlalinden doğan maddi ve manevi tazminat haklarına başvurması da mümkün olmaktadır.
Psikolojik tacizden doğan davalarda görevli mahkeme iş mahkemesi olmaktadır. İş mahkemesinde psikolojik tacize hükmedilebilmesi için mağdurun işyerinde sürekli ve sistemli bir şekilde mobbinge uğradığını ispat etmesi gerekmektedir. İşyerinde psikolojik tacize uğradığını gösterir yeter mahiyette delilin mevcut olması halinde ispat yükü işverene geçecektir. Bu durumda işveren, işyerinde çalışana karşı herhangi bir psikolojik tacizin meydana gelmediğini ispat etmek durumunda kalacaktır.
Yazan
Doktrin Hukuk Ekibi