I. Giriş
Şirketlerin esas önceliği; kâr ençoklaşmasını sağlamak, faaliyetlerini devam ettirirken mali durumlarını güçlendirmek olduğu için çeşitli finansman sağlama yöntemlerine başvurmaktadırlar. Kimi zaman genişleyen iş hacmi kimi zaman ise hukuki çeşitli sebeplerden dolayı, sermaye artırımı yöntemi ile finansman sağlamak günümüzde anonim şirketler özelinde en çok tercih edilen yöntemlerden biridir. İşbu blog yazımız ile sermaye artırımı türlerinden biri olarak emisyon primli pay ihracına ilişkin hukuki tanım ve değerlendirmeler sunulacaktır.
II. Anonim Şirketlerde Sermaye Kavramı
Türk Ticaret Kanunu’nun 329. maddesi uyarınca anonim şirket, “sermayesi belirli ve paylara bölünmüş olan, borçlarından dolayı yalnız malvarlığıyla sorumlu bulunan şirket” olarak tanımlanmıştır. Yine TTK m. 329/2 uyarınca şirket ortaklarının anonim şirkete karşı tek sorumluluğu getirmeyi taahhüt ettikleri sermaye payını ödemekten ibarettir. Belirtmek gerekir ki ortakların bu sorumluluğu şirkete karşıdır, ortakların üçüncü kişilere karşı herhangi bir şahsi sorumlulukları bulunmamaktadır. Bu hükümden de anlaşılacağı üzere, malvarlığı kavramı anonim şirketin üçüncü kişilere karşı sorumluluğunun sınırını çizmektedir. Diğer bir ifade ile şirketin alacaklılarına karşı sorumluluğu ancak şirkete getirilen sermaye ile sınırlıdır. Malvarlığı kavramı içerisinde yer alan sermaye, üçüncü kişilerin başvurabilecekleri tek unsur olması nedeniyle önemlidir.[1]
III. Sermaye Sistemleri
TTK’da iki tür sermaye sistemi belirlenmiştir. Bunlar: esas sermaye ve kayıtlı sermaye sistemlerinden ibarettir. Esas sermaye sisteminde esas sermaye ve kayıtlı sermaye sisteminde başlangıç sermayesi Ticaret Sicili’ne tescil edilmiş, belirli ve sabit bir tutarı ifade etmektedir. TTK’nin 332. maddesine göre, en az sermaye tutarı, özel kanunlarda aksine hüküm olmadıkça, esas sermaye sistemi için 50.000 TL, kayıtlı sermaye sistemi için ise 100.000 TL’dir. Esas sermaye sisteminde esas sermayenin değiştirilmesi belirli prosedürlerin takibini gerektirir. Sermayenin artırılması için TTK m. 456 vd., sermayenin azaltılması için TTK m. 473 vd. yer alan kurallar izlenecektir. TTK m.460 vd. maddelerinde düzenlenen kayıtlı sermaye sisteminde ise, esas sözleşmede taban ve tavan miktarları belirlenmesi koşuluyla, alınacak bir yönetim kurulu kararı ile esas sözleşme değişikliği yapılmaksızın tavan miktarına kadar sermaye artırımı yapılabilmektedir.[2]
IV. Emisyon Primli Pay Kavramı
Payın itibari değeri, kayıtlı sermaye bedelinin ihraç edilen hisse adedine bölünmesi ile her bir hisse bakımından tespit edilen değerdir. Payın reel değeri ise, şirketin malvarlığının değerlendirilmesi sonucu bir şirket hissesine atfedilebilecek değerdir. İtibari değer ile satış bedeli arasındaki fark: agio veya emisyon primi olarak adlandırılmaktadır. Kural olarak hisse alım/satım işlemleri itibari değer üzerinden yapılmaktadır. Ancak özellikle yakın gelecekte iş hacminin büyüyeceği öngörülen şirketler yatırım aldıklarında, şirket kendisine fon sağlayarak maddi ihtiyacını karşılamak isterken, mevcut ortaklar yatırımcılara yüksek oranlarda hisse devrederek yönetim kontrolünü kaybetmek istememektedirler. Özellikle, yatırım ile finansman sağlayan Start-Up şirketleri emisyon primli pay ihracını kullanmaktadırlar. Emisyon primli pay, sermaye artırımı yoluyla ihraç edilen payların itibari değerinden yüksek değerle ihraç edilebilmesi olarak tanımlanmaktadır. TTK’nın “Primli Paylar” başlıklı 347. maddesine göre: “İtibarî değerinden aşağı bedelle pay çıkarılamaz. Payların itibarî değerinden yüksek bir bedelle çıkarılabilmeleri için esas sözleşmede hüküm veya genel kurul kararı bulunmalıdır.” İşbu hükmün gerekçesinde de asgari çıkarma bedelinin itibari değere eşit olacağı vurgulanmaktadır. Çıkarılan payların bedeli itibari değerin altına indiği takdirde, hükmün birinci cümlesi, yani yasak ihlâl edilmiş olmakta ve bazı yaptırımlar öngörülmektedir. Anonim şirketlere tanınan emisyon primli pay ihracı imkânı, yatırımcılar tarafından şirkete sermaye olarak getirilecek olan bedel ne kadar olursa olsun şirketin mevcut ortaklık yapısının bozulmamasını ve mevcut hissedarların azınlık haline gelmesini önlemektedir. Bununla birlikte emisyon primli pay ihraç edildiğinde, artırılan sermaye miktarı şirket sermayesinin bir parçası haline gelir ancak emisyon primi şirket sermayesine değil, şirket malvarlığına katılmaktadır. Hem esas sermaye sistemini hem de kayıtlı sermaye sistemini benimseyen anonim şirketlerde primli pay çıkarılması ile sermaye artışına gidilebilmektedir.[3]
V. Emisyon Primli Pay İhracı Yoluyla Sermaye Artırımı
TTK, bu yolu tercih eden anonim şirketler için sermaye artırımı prosedürüne ek bazı şartlar getirmektedir. Öncelikle şirket esas sözleşmesinde payların itibari değerinden yüksek bir bedelle çıkarılabileceğinin hüküm altına alınmış olması veya bu hususta bir genel kurul kararı bulunması gerekmektedir. Kanunda işbu genel kurul kararı için özel bir nisap belirlememiştir. Yani, esas sözleşmede daha ağır bir çoğunluk öngörülmedikçe karar, TTK’nın 418. veya 421. maddelerinde düzenlenen nisaplara tabidir. TTK’nın 480’inci maddesine göre kayıtlı sermaye sistemini kabul eden anonim şirketlerde yönetim kuruluna esas sözleşme ile primli pay çıkarma yetkisi tanınmış olmalıdır. Ayrıca TTK’nın 461/2. maddesi uyarınca yönetim kurulu tarafından bir rapor hazırlanmakta ve yeni payların primli çıkarılma sebepleri ile primin nasıl hesaplandığını açıklamaktadır. Söz konusu rapor tescil ve ilan ettirilmektedir. Emisyon primli pay ihraç edilirken ödenmesi gereken sicil harcı primli bedel üzerinden değil, pay değeri artışı esas alınarak hesaplanmakta olduğundan harca ilişkin maddi bir avantaj bulunmaktadır. Kural olarak taahhüt edilen sermayenin ödenmesi için tescilden itibaren 24 aylık bir süre tanımış olmasına rağmen; TTK’nin 344. maddesi uyarınca emisyon primli payların çıkarma primlerinin tescilden önce ödenmesi gerekmektedir. İncelememiz kapsamında diğer bir husus ise Sermaye Piyasası Kanunu’na tabi şirketler için öngörülen bazı özel hükümlerdir. Buna göre SPK’nin 12/1. maddesi f göre ihraç edilen primli payların bedellerinin tamamının nakden ödenmesi şartı getirilmiştir. Ayrıca payların piyasa değerinin itibari değerin üzerinde olması halinde, Sermaye Piyasası Kurulu kendiliğinden ihraç edilecek payların primli fiyattan satılmasını isteyebilmektedir.
Stj. Av. Elif Su Günen
Doktrin Hukuk Ekibi
[1] Şener, Oruç Hami: “Teorik ve Uygulamalı Ortaklıklar Hukuku”, Ankara 2019, s.113.
[2] Şener, Teorik ve Uygulamalı Ortaklıklar Hukuku, s.574.
[3] Şener, Oruç Hami: “Teorik ve Uygulamalı Ortaklıklar Hukuku”, Ankara 2019, s.296.